Çocuk ve Ergenlerde Riskli Davranışlar

Dünya Sağlık Örgütü “10-19 yaş grubunu” ergenlik dönemi olarak tanımlamaktadır. Ergenlik başta fiziksel ve biyolojik değişimler olmak üzere, çeşitli bilişsel ve psiko-sosyal gelişimlerin kısa süre içerisinde yoğun bir şekilde yaşadığı, yetişkinlik yaşantılarını etkileyecek olan kimlik yapısının, duygu, düşünce ve davranış sisteminin, akademik ve mesleki hedeflerin oluşturulduğu gelişimsel bağlamda önemli bir süreçtir. Ergenlerde özellikle 16-18 yaş arasında riskli davranışların daha sık görüldüğü ve risk algısının yetişkinlere göre daha fazla olduğu bildirilmektedir.

Ergenlik; anti-sosyal davranışlar, alkol kullanımı, sigara kullanımı, intihar eğilimi ve okul terki gibi çeşitli riskli davranışların yaşanma olasılığı yüksek olan bir dönemdir. Sigara alışkanlığı, alkol veya madde kullanma, şiddet davranışları ve riskli araç kullanımı ülkemizdeki ergenler için önemli risk oluşturmaktadır. Riskli davranışlar, ergenin gelişim görevlerini başarmasına, kendisinden beklenen sosyal rolleri yerine getirmesine, yeterlilik ve başarı duygusunu hissetmesine ve genç yetişkinlik dönemine başarıyla geçmesine engel olan davranışlar olarak tanımlanmaktadır.

Başka bir tanımda ise ergenlerin iyilik halini tehdit eden ve sorumlu birer yetişkin olma hallerini engelleyen davranışlar olarak tanımlanmıştır. Madde kullanımı, anti-sosyal davranışlar, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, evden kaçma, okul terki, depresyon ve intihar eğilimi, yalan söyleme, hırsızlık, ergen hamileliği, güvensiz cinsel ilişki yaşama ve hayvanlara zarar verme gibi davranışların riskli davranışlar olarak belirtilmektedir.

Ergenin sergilediği davranışın riskli davranış olup olmadığının belirlenmesinde davranışın sergilenme sıklığının tespit edilmesi gerekmektedir. Örnek olarak, ergenin alkol veya sigara kullanımını riskli davranışlar başlığı altında değerlendirebilmek için bu davranışların ara sıra yapılan davranışlar mı yoksa sürekli tekrarlayan davranışlar mı olduğunun belirlenmesi gereklidir.

Depresyon, intihar eğilimi, kaygı ve psikosomatik bozukluklar içselleştirilmiş riskli davranışlar; antisosyal tutumlar, öfke, şiddet ve saldırganlık gibi davranışlar ise dışsallaştırılmış riskli davranışlar olarak sınıflandırılmaktadır. Son yıllarda ailelerin ve toplumun ergenlere yönelik kaygıları artmakta; ve çocuk ve ergen psikiyatri uzmanlarına başvurmaktadırlar.